İnsanlar çağlar boyu gökyüzünü seyrederek gördükleri yıldızlara anlam vermeye çalıştılar, korkularını yenmek ya da hayranlıklarını dile getirmek için onlar hakkında hikâyeler anlattılar birbirlerine…
Kitapta yer alan toplam 23 mitolojik öykü, bizi, Afrika ve Güney Amerika’dan Avustralya kabilelerine, Eski Yunan’dan Mısır’a ve Uzakdoğu’ya dünyanın dört bucağını çepeçevre dolaştırıyor, meraklı öykülerle tanıştırıyor.
Beyaz kanatlı Pegasus’u kim bilmez? Eski Yunan’da yaşayanlar, Zeus’un onu, kahramanlıkları dolayısıyla ödüllendirmek için gökyüzündeki en güzel e en parlak takımyıldızlardan birine dönüştürdüğünü söylüyorlar.
Kuzey Amerika yerlilerinden Anişinabeler ise dünyanın bir zamanlar çok soğuk ve karanlık olduğunu, iyi yürekli bir pelikanın gökyüzünü yırtarak evrenin öbür yanındaki güneşi ve yazı dünyaya taşıdığına inanıyorlar.
Uzun yıllar önce Güney Amerika’da yaşayan İnkalar, Samanyolu’ndaki kara lekeleri yıldız nehrinden içmeye gelen canlı yaratıklar olarak görmüşler. Güney Afrika’nın Tswana kabilesi ise bir grup yıldızın uzun boyunlu bir zürafa olduğu kanısındaymış. Bu zürafanın da çok önemli bir görevi varmış, gökyüzünde kaybolmaması için güneşe yol göstermek…
Eğer siz de Yeni Zelanda yerlileri Maoriler gibi dikkatlice bakacak olursanız, gökyüzü okyanusunda, yıldızların şekil verdiği, sakin sakin yüzen bir kano görebilirsiniz.
Yayınevi | ARDEN YAYINLARI |
Yazar | Anita Ganeri |
Baskı Yılı | 2020 |
Baskı Sayısı | 1 |
Sayfa Sayısı | 96 |
Durumu | İkinci El |
Mağaza Konumu |
Yorum bulunamadı!
Bu ürün için yorum bulunamadı. İlk yorumu siz yapın!